Dursun Ali Erzincanlı şarkı sözleri

Evtas Vadisi'nde yaşlı bir adam Gözleri görmekten elini çekmiş Hayatı duymaktan ibaret şimdi Eğilir elini toprağa vurur Ne güzel at sürülür bu topraklarda der Ve toprağa gözyaşı damlar Sonra kimsenin görmediğini görür duymadığını duyar Beyaz benekli atlarla konuşan beyaz yüzlü adam der Duyuyor musun Hevazinli Reisi Vakit savaşı Muhammed'e öğretme vaktidir dedi Havada yaklaşan kıyametin kızıllığı var Adı saklı kalsın ama duyuyor musun Ya Resulullah dedi sahabi Sayımız çoğaldı gücümüz arttı Karşımızda hiç kimse duramaz artık Bu söz Allah'ın sevdiği bir söz değildi O yüzden Resul'ün başı eğildi Peygamber yalnızca Allah'tan korkar Ve yalnız Allah'ın yardımıdır zafer getiren Namaza durduğunda tüm varlık ardına geçsin bunu ister Peygamber Ama düşmanın karşısında hem de tek başına Sadece Allah'a dayanarak ve sadece güvenerek Allah'a Dimdik durmayı sever Allah'ın yardımı varken inayeti ihsanı varken Kendi bileğine güvenen nice kavimler helak olmuşken Bir mümin çokluğuna nasıl güvenirdi Şimdi güç kimde kuvvet ve kudret kimde Cevap Huneyn gününde Evtas Vadisi'nde yaşlı bir adam Kapkara dünyasına bir tarih düştü Şevval'in 5'iydi Günün adı Kan Mekke tarafından git gide yaklaşan On dört bin kalbin atışını duydu Yüzünde çizgi çizgi bir korku Kısık bir sesle bir cümle kurdu Demek korku denilen şey buydu Savaşlar kılıçla başlamaz ya hep Bazen bir sözle bazen bir okla Ya göğsünden vurur vuracağını Ya da sırtından Ama bu kez üstünden indi Ölüm indiren yağmur gibiydi Yerin boşluğunda hücum ettiler Kılıçların kınını kırıp bir tek adamın saldırışı gibi saldırdılar Dağılan bir orduyu toplamak çok büyük bir mesele Resulullah doru renkli katırının üstündedir Gemine Abbas tutmuş üzengisini Ebu Süfyan Doğruldu nebi ve ordusuna seslendi Ey Hudeybiye gününde beyat eden ashap Peygamberinize hücum edilmesin sakın Ey Allah'ın Ensar'ı Ey Resul'ünün Ensar'ı Ey Hazrec Oğulları Ey Surey-i Bakara ashabı Beyaz katırından indi yere eğildi Bir avuç toprak aldı ve düşmana savurdu Peygamberin sesi yankılanıyordu vadide Yüzler çirkin oldu Resulullah'ın sesini duyan ashap ona doğru koşmaya başladı Hazrec'lerin dönüşünü görünce tebessüm ederek buyurdu İşte şimdi fırın kızıştı Evtas Vadisi'nde yaşlı bir adam Dağılan halkının çığlıklarını duydu Yüzü ölümün arafesiydi halkı adına üzgündü Bugün yenilmeye mahkumduk dedi Çünkü bir herhangi bir orduyla değil Peygamber ordusuyla savaştık Cebrail ile savaştık ve Allah'ın ordusu Bizim ordumuza galip geldi Bu yaşlı adam Hevazin'lerin eski reisiydi Bu gün öyle bir gün ki ne bugün doğmayı ne de ölmeyi isterdim Duyuyor musun ilahi hiktarı Gücün ve üstünlüğün kimde olduğunu ilan eden Kuran'a azim şanı duyuyor musun Yemin olsun ki Allah Size birçok yerde ve çokluğunuzun sizi böbürlendiği Fakat faydası da olmadığı Yeryüzünün geniş olmasına rağmen Size dar gelip de Bozularak arkanıza döndüğünüz Huneyn Gününde yardım etmişti Bozgundan sonra Allah Peygamberine ve müminlere güvenlik verdi Ve görmediğiniz askerleri indirdi İnkâr edenleri azaba uğrattı İnkârcıların cezası budur Allah bundan sonra tövbeleri kabul eder Allah bağışlar Allah merhamet eder

Sanatçının Fotoğrafı

Dursun Ali Erzincanlı