Sene 97

Öyle uzak ki önceki asır Yaklaştıkça silikleşiyoruz Meserette bir heykel Eflatun'da bir düştüm alev alev yanan Arnavut kaldırımlarında bir parke taşı olur İzlerdim leyla leyla gezinenleri Hayaletim arşınlardı caddeleri Çıplak sokaklarında geceler Kömür kokusu şarap tortusu Ömrümün meydanındaki Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı Koca çınarlar kesilirken Kentteki anılarımız Gözlerimizi kapatsak Görürüz hala sonsuz gecedeki Melankoli yağmurlarını Tanrıların kutsadığı vadi Issız aşklar mezarlığıydı Öyle silik ki eski yüzyıl Ağır gelir bugüne taşınsa Hayaletim arşınlardı caddeleri Çıplak sokaklarında geceler Kömür kokusu şarap tortusu Ömrümün meydanındaki Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı Koca çınarlar kesilirken Kentteki anılarımız Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı Koca çınarlar kesilirken Damla damla soluklaştı 97 senesi hatırladıkça Ömrün tam ortasında Bir harap köprü gibi sallanır